Enformasyon

ENFORMASYON

Basit olarak sentetik gübre ve pestisit kullanılmayan bir ortam içinde yetiştirilen ürünler organik tarla ürünü olarak tanımlanabilir. Dışarıdan müdahale ile  herhangi bir genetik değişikliğe uğramış çeşitler organik yetiştiricilikte kullanılamaz. Bu standarda uygun olarak yetiştirilen nohut bitkilerinden elde edilmiş ve genetik yapısına dışarıdan herhangi bir müdahale yapılmamış, yani genetik yapısı değiştirilmemiş, sentetik pestisitler, radyasyon ve mikrodalga ışınları ile muamele görmemiş üretim materyalidir. Ekolojik tarımda kullanılacak nohut tohumlarının, ekolojik oldukları belgelendirilmelidir. Ancak ekolojik tarıma geçiş döneminde, Yetkili Denetleme Kuruluşunun izniyle diğer tohumluklar da kullanılabilir. Bu standardın amacı; tüketiciye güvenilir ve sağlıklı ürün arzını sağlamak, geçimini nohuttan sağlayan üreticilere, yeterli kazanç ve güvenli bir çalışma ortamı yaratmak, nohut yetiştirilen alanlar ile bunların çevresinde bulunan bitkilere, yararlı organizmalara ve yaban hayatına ait yaşama ortamlarını ve bunlar arasındaki doğal dengeyi korumak ve böylece genetik çeşitliliği muhafaza etmek, nohut üretimi yapılan toprakların uzun süreli verimliliğini temin etmek, geleneksel nohut üretiminde kullanılan kimyasal ilaçların ve gübrelerin sebep olduğu, tarım topraklarının, yer altı ve yer üstü su kaynaklarının kirlenmesini, yetiştirme tekniklerinden kaynaklanan toprak erozyonunu ve çevre kirliliğini önlemektir.

Genel Kurallar

Organik tarla bitkileri üretimi yapılan alanlarda, yüksek enerji tüketen ve çevre kirliliği yaratan hiçbir girdi kullanılmamalıdır. Organik tarla tarımına geçiş dönemi, ekolojik yönetimin başlamasından, ekolojik ürünün belgelendirilmesine kadar geçen dönemi kapsar. Bu dönem tarla ürünleri için genel olarak, tarlanın işlenmesinden itibaren iki yıldır. Ancak geçiş dönemi başlangıcından önce, aşağıdaki uygulamalar yapılmış ise bu geçiş süresi, Denetlemeye Yetkili Kuruluşun izni ile kısaltılabilir:

a) Bakir topraklarda üretim yapılacak olması,

b) Geleneksel üretimde, organik tarımda müsaade edilen girdilerin kullanılmış olması,

c) Önceki yıllarda herhangi bir “Entegre Mücadele Teknik Talimatına” uygun olarak Entegre Mücadele Programı uygulanmış olması,

d) Kullanılan zirai mücadele ilaçlarının parçalanma sürelerinin çok kısa olması,

e) Toprağın önceki kullanım durumunun biliniyor olması.

Organik tarla bitkileri üretimine geçmek isteyen üreticiler, geçiş programlarında işletmenin tarihçesi, mevcut durumu, üretilen ürünler, kullanılan bitki besleme maddeleri, zirai mücadele uygulamaları ve hayvan yetiştiriciliği ile ilgili bir durum tespiti yapar. Buna göre, ekolojik tarıma geçiş döneminde yapılacak değişiklikler bir iş takvimine bağlanır.

Ekolojik Tarımda Üretim Akanının Hazırlanması

Organik tarla bitkileri yetiştiriciliği yapılan tarlada bulunan zararlıların, hastalıkların ve yabancı otların mücadelesinde, EK 2’de verilen maddelerin veya yöntemlerin yeterli olmaması halinde; TS 12611’in ekinde verilen ve Organik Tarım Yönetmeliğinde müsaade edilen diğer maddeler veya yöntemler de kullanılabilir. Ancak bu durumda, mücadelede kullanılacak ilaçların ve maddelerin, ülkemizde ruhsatlı olması, resmi tavsiyesinin bulunması, kullanılacağı hastalık, zararlı ve yabancı ota karşı etkili olması ve Denetlemeye Yetkili Kuruluş tarafından da uygun görülmesi gerekir.

Organik tarla bitkileri yetiştiriciliği yapılacak tarlada toprak işleme, toprağın a!t üst edilmeden kabartılması ve havalandırılması şeklinde yapılmalıdır. Bunun için toprağı dipten kabartan ve yırtarak işleyen tırmık, kazayağı, dip kazan, yaylı ve yaysız çizer, dik rotovatör gibi aletler kullanılmalıdır. Meyilli tarlalarda toprak işlemesi, meyil yönüne dik olarak yapılmalıdır.

Toprak Islahı: Tarlalarda ekimden önce toprak analizi yapılmalıdır. Topraktaki organik madde miktarını ve mikroorganizmaları artırmak için, uygun baklagil bitkileri yetiştirilmeli, kompost, fındık zurufu kompostu, vs. gibi organik maddeler uygulanmalıdır. Bunlara ilave olarak, toprak pH'nı düzeltmek, uzun vadede toprak verimliliğini arttırmak ve mineral madde dengesini sağlamak için, mevcut organik maddelerin dolaşımı sağlanmalıdır. Gerektiğinde yeşil gübreleme yapılarak, topraktaki azot/potasyum, azot/fosfor ve azot/karbon dengesi kurulmalıdır. Toprak ıslahında kullanılacak maddeler, Denetlemeye Yetkili Kuruluş tarafından bu standarda uygun olarak belirlenmeli ve yine bu kuruluşun denetiminde ve kontrolünde kullanılmalıdır

Organin Tarımda Tohumluk Seçimi

Tohumlar, herhangi bir kimyasal madde ile muamele edilmemelidir. Aynı zamanda bunlar, yörenin toprak ve iklim koşullarına uygun , mümkünse hastalık ve zararlılara dayanıklı olmalıdır. Tohumluk, üretimin sürekliliğini garanti etmeli ve yeniden üretim programına alınmaya uygun olmalıdır. Tekrar ekime alınması düşünülen tohumlar, hasattan 6 hafta önceye kadar, tamamen organik yöntemle üretilmiş olmalıdır. Ekolojik tarıma geçiş döneminde, şartlara uygun Organik tarla bitkileri tohumu bulunamaması halinde, Denetleme Yetkili Kuruluşun uygun göreceği başka tarla bitkileri tohumları da kullanılabilir.

Bitki Besleme

Organik tarla bitkileri yetiştirilecek her tarla için toprak ve yaprak analizi yaptırılmalıdır. Analizi yapılacak toprak ve yaprak örnekleri, uygun devrede alınmalıdır. Bu analizler sonunda Organik besin maddesi ihtiyacı, tarla bitkisinin durumu ve topraktan alınabilir formda bulunan bitki besin maddeleri tespit edilir. Organik tarla bitkileri yetiştiriciliğinde kullanılmasına  müsaade edilen bitki besleme maddeleri, çizelge halinde verilmiştir. Denetlemeye Yetkili Kuruluş, bitki besleme maddelerinin (özellikle iz elementlerin) noksan olduğu durumlarda; bitkinin gelişme hızı ve gelişme devresi ile besin maddelerinin suda tam olarak çözünebilen ve bitkinin alabileceği mutlak gerekli besin maddelerini, bunların tuzlarını veya alkaloitlerini ve organik şelatları dikkate alarak, bir “Bitki Besleme Programı” hazırlar. Bu programda, bitkinin besin maddesi ihtiyacı ile toprakta alınabilir vaziyette bulunan bitki besin maddeleri karşılaştırılır. Aradaki fark kadar bitki besin maddesi, hazırlanan programa uygun olarak tarlaya verilir. Organik tarla bitkileri arzının güvenlik altına alınması için; münavebe bitkisi olarak baklagillerin ekimi tavsiye edilmeli, yeşil gübre ile aynı işletmeden veya yerel kaynaklardan sağlanan ahır gübresi, kompost, fındık zurufu kompostu, Denetlemeye Yetkili Kuruluş tarafından belgelendirilmiş mikroorganizmalar, kaya unu, vb gibi  maddeler kullanılmalıdır. Organik tarla bitkileri yetiştiriciliğinde kullanılacak organik gübre materyali, analiz edilerek sahip oldukları bitki besin maddeleri miktarları tespit edilmelidir. Kullanılacak organik gübre miktarı, bunların sahip olduğu bitki besin maddeleri dikkate alınarak belirlenmelidir. Yeşil gübrelemede kullanılacak baklagiller, çiçeklenme başlangıcından hemen sonra; baklagil olmayanlar ise  başağa kalkmadan hemen önce sürülerek toprağa gömülmelidir.Gerek mineraller ve kayaçların, gerekse humik asitlerin birlikte kullanılmaları halinde tarla bitkilerine sağlayacağı yararın, bunların ayrı ayrı kullanılmasına göre daha fazla olacağı dikkate alınmalıdır. Organik tarla bitkisinin, kullanılacak organik materyalden daha fazla istifade etmesini sağlamak amacıyla, kullanılacak çiftlik gübrelerinin Karbon/Azot  oranının 20’ nin altında  olması tavsiye edilir. Organik tarla bitkileri yetiştirilecek alanlarda yeşil gübre olarak yetiştirilecek baklagil bitkileri ile simbiyotik olarak yaşayan Rhizobium bakterilerinden yararlanılır. Ayrıca gerek tarla bitkisi gerekse yeşil gübre olarak kullanılmak amacıyla yetiştirilen baklagil olmayan bitkiler için, havanın serbest azotunu bitkilerin istifadesine sunan ve toprakta serbest olarak yaşayan Azotobakterilerden geniş olarak faydalanılmalıdır. Organik tarla yetiştiriciliğinde, bitkilere fosfor ile birlikte diğer mikro elementlerin alınabilir formda sunulmasını sağlayan, mikorganizmalardan da faydalanılmalıdır.

Organik Tarla Bitkileri Yetiştiriciliği ( Tavsiye Edilen Yönetim Uygulamaları) :

Tohum seçimi:

Bölge ekolojisine uygun hastalıklara dayanıklı ve pazar potansiyeli olan çeşitler seçilmelidir. Geleneksel olarak yetiştirilmiş fakat herhangi bir kimyasal uygulama yapılmamış tohumluk kullanılabilir.

Yer Seçimi:

Hangi tarlada organik tarla bitkileri yetiştiriciliği yapılacağına uygulanacak münavebe sistemine göre karar verilmelidir. Aynı zamanda organik tarım için  sertifikalandırılmış alan olmalıdır. Münavebe sistemi: Organik üretim genel olarak mısır, soya , tahıl, baklagil, yem bitkileri ve yıldan yıla değişen 5 ürün içeren bir münavebe sistemine ihtiyaç gösterir. 

İzolasyon:

Organik olmayan tarla bitkileri ve diğer ürünlerle arada 5mt bir izolasyon mesafesi bırakılmalıdır. Tarlanın etrafına sınır olacak şekilde 8-10 sıra ekim yapılabilir ve bu sıralar hasat edildikten organik olmayan tarla ürünü olarak dikkate alınır.

Tohum Yatağı Hazırlanması:

Organik üretim tohum ve toprağın iyi olduğu ve hemen hemen %100 çimlenme ve çıkışa izin verecek bir tohum yatağına ihtiyaç gösterir. Organik tarla ürünü ekilecek alan ekimden önce ilkbaharda pullukla sürülüp tırmık çekilerek düzeltilmelidir. Ekim, Mayıs ayında hava ve toprak sıcaklığı uygun olduğu zaman mibzerle yapılmalı ve ekim derinliği 4 cm ile 5 cm arasında olmalıdır.

Bitki Sayısı:

Organik tarla bitkileri üretiminde genel olarak toprak yapısına ve çeşide göre değişmekle birlikte iyi ürün alabilmek için m2 de en az 45 bitkinin olması gerekmektedir. Ağır topraklarda ve azaltılmış toprak işlemesi durumlarında m2’deki bitki sayısı 55 ile 85 arasında değişebilmektedir. Organik tarım için 30-40 cm sıra arası uygundur.

Gübreleme:

Toprağın besin elementi ve verimlilik dengesini korumak amacıyla ekimden önce toprak tahlili yapılmalı ve organik üretimde kullanılması gereken ve sentetik olmayan besin elementleri kullanılmalıdır.

Toprak organik maddesi:

Ekim yapılan alanlarda genellikle toprağın organik madde miktarı azalmaktadır. Ahır gübresi ve kompost uygulamalarının yanısıra yeşil yem bitkileri ve ekim anızının birleştirilmesi ile toprağın organik madde seviyesi iyileştirilebilir. Toprağın organik maddesinin iyileştirilmesi toprak neminin toprak profilinde kalmasını sağlamakta ve topraktaki mikrobiyal aktiviteyi ve çeşitliliği arttırmaktadır. Bütün bunlar da besin elementlerinin elverişliliğini iyileştirmektedir. Besin noksanlığı bitkideki belirtileri çok net olarak ortaya çıkmadan önce ekonomik kayıplara neden olabilmektedir. PH ‘ı 6-7 arasında olan bir toprak, bitki üzerine olan stresi en aza indirecek ve soya bitkilerinin alacağı besin maddesinin elverişliliğini arttıracaktır. Ancak pH üst sınır kabul edilmektedir.

Azot (N):

Tarla bitkilerinin iyi bir nodül bağlayamaması haricinde azot gübrelemesi önerilmemektedir. Toprak tahlili sonucuna göre ve imkanlar doğrultusunda bitki besin elementi ihtiyacı organik ticari gübre, yanmış ahır gübresi veya yeşil gübrelerden biriyle karşılanabilir. Toprakta mevcut besin elementi ve kullanılacak organik gübrenin besin içeriği doğrultusunda gerekli miktarda gübre toprağa uygulanmalıdır. Ahır gübresi uygulanması durumunda gübre toprağa tohum yatağı hazırlamadan önce verilmeli ve gübrenin yanmış olmasına dikkat edilmelidir. 

Fosfor (P):

Bitkinin alacağı fosfor, seviyesi düşük olan yerlerde, fosfor kaya fosfatından sağlanmaktadır. Kaya fosfatları genel olarak iki tip olarak sınıflandırılmaktadır: Sert kaya ve yumuşak kaya fosfatı. Sert kaya fosfatını jeolojik kaynaklardan temin etmek mümkündür ve görünüş ve toprak reaktivitesi bakımından farklılık göstermektedir. Yumuşak kaya fosfatı ise sert kaya fosfatından elde edilmiş kil bazlı kurutulmuş bir üründür ve çok farklı yapıdaki topraklar için iyi bir fosfat kaynağı olarak bilinmektedir.

Potasyum (K):

Genel olarak potas-magnezyumun sülfat formundan temin edilir. (Sul-Po-Mag).

Hastalık ve Zararlı Yönetimi:

Organik tarla bitkileri yetiştiriciliğinde uygun bir gübreleme yönetimi ile kombine edilmiş iyi bir ürün münavebesinin hastalık ve zararlıların kontrolünde başarılı olduğu bildirilmektedir. Genel olarak organik tarla bitkileri yetiştiriciliğinde hastalık ve zararlıların çok fazla bir problem oluşturmadığı rapor edilmektedir. Yaprak ve bakla ile beslenen tırtıllar (Bacillus thuringiensis), kurstaki (Bt) preperatlarının zamanında uygulanmasıyla kolayca kontrol edilebilmektedir. Faydalı böceklerin ve omurgalı hayvanların ortamlarının muhafaza edilmesi de zararlı yönetiminde diğer bir stratejidir. (Kuepper,2000; Kraenzel,2001). Dana burnu problemi halinde kültürel tedbir olarak zararlının gübreli ve sıcak toprakları sevmesinden dolayı tarlanın uygun yerlerine yaz sonuna doğru gübre kümelerinin bırakılarak ilkbahar başlarında burada bulunan nimf ve erginlerin öldürülmesidir. Bunun yanısıra toprağın iyi ve zamanında işlenmesiyle de zararlının toprak altında bulunan yumurta, nimf ve erginleri yok edilebilmektedir (Anonim,1995). Genel bir ifade ile hastalık ve zararlı durumuna göre gerekirse organik üretimde kullanılmasına izin verilen ve bakanlığımız tarafından hazırlanan organik el kitabında yer alan preperatlar kullanılmalıdır.

Yabancı ot Kontrolü:

Başarılı bir organik üretimde yabancı ot mücadelesi anahtar rolündedir. Bu nedenle yabancı ot mücadelesi için tarla bitkileri çıkışından hemen sonra ve bir kez de çıkıştan 5 gün sonra dönerli çapa ile sıra araları çapalanmalıdır. Daha sonraki dönemde yabancı ot durumu da dikkate alınarak kanopi oluşumundan önce 2 kez daha çapalama yapılmalıdır. Organik kültürel işlemin rutin bir parçası olarak büyük yabancı otlar mayıs ayında elle temizlenmelidir.

Hasat Ve Hasat Sonrası İşlemler:

Organik tarla ürünleri pazarında kalite özellikle önemli olduğu için hasat ve hasat sonrası işlemlerine dikkat etmek gerekmektedir. Normal olarak yapılan işlemler organik olmayan tarla bitkileri yetiştiriciliğindekiyle aynıdır. Kullanılacak alet ve ekipmanların temizliği önemlidir. Üreticilerin organik tarla ürünleri hasadından önce herhangi bir çeşit karışımına neden olmaması için hasat makinalarını temizlemeleri gerekmekte, ve tarlada başka bir ürünle karışıklık olmamalıdır. Hasat öncesi yeşil yabancı otların uzaklaştırılması ve taneye toprak karıştırılmaması önem arz etmektedir. Bunun yanı sıra tohumda çatlamayı ve pörsümeyi önlemek için tanenin hasat neminin %13-14 olması önerilmektedir.

Depolama:

Tarla ürünleri depoya konulmadan önce küflü ve pörsümüş taneler uzaklaştırılmalıdır. Taneler depolara temiz kaplar içersinde üniform tane sıcaklığını sağlamak için silme şekilde konulmalıdır.